YAKUP ÇELEBİ CAMİİ
BASRİ TEKERLEKLİ
MANİSA CELAL BAYAR ÜNİVERSİTESİ DEMİRCİ EĞİTİM FAKULTESİ TÜRKÇE VE SOSYAL BİLİMLER ÖĞRETMENLİĞİ LİSANS PROGRAMI 2. SINIF ÖĞRENCİSİ

GİRİŞ
        Tarih boyunca Hititlerin, Friglerin, Lidyalıların, Perslerin, Makedonyalı İskender’in  ,Bergama krallığının , Roma ve Bizansların egemenlik kurdukları Demirci’de çok zengin bir tarih yatmaktadır. Demirci ve çevresi Anadolu Beylikleri döneminde Türk egemenliği altına girmiştir. Batı Anadolu’ya uç beyi olarak atanan Saruhan oğulları Manisa bölgesinde fetih harekatın giriştiklerinde demirci ilk fethedilen yer olmuştur. Bu durumun sonucu olarak Demirci ve Saruhan oğullarının ilk yerleşim yeridir. Manisa’nın Osmanlı Devleti tarafından topraklarına katılmasından sonra, 1413’lerle Saruhan oğullarının Demirci’nin Saruhan oğullarının Demirci kolunun bir dönem başkentliğini yapmış olduğunu söyleyebiliriz. Bu dönemde Demirci siyasi ve kültürel anlamda gelişme göstermiştir. Demirci XV. Yüzyılın ilk çeyreğinde Osmanlı topraklarına katılmıştır. Osmanlı İmparatorluğu döneminde de yol uğrağı yer özelliğini sürdürmüştür ,esnaf ve tüccar kesimin yeri barındığı bir kaza olarak gelişmiştir. Saruhan oğullarının ilk yerleşim yeri olan Demirci XVI. Yüzyılda yoğun bir yürük yerleşmesine sahne olmuştur.[1]

 YAKUP CELEBİ CAMİİ
    Cami atik mahallesi Ferah caddesinde meşhur Yar köprü üzerindedir. Caminin banisi Saruhan beylerinden Yakup İbn i Devlethan’dır. Evliya Çelebi Seyahatnamesinde bu camiden Saruhan oğlu Demiroğlu Mustafa Bey camii diye bahsetmekte, cemaatin çokluğunu ve üzerindeki kitabeyi zikretmektedir. Aşağıdaki Ferah caddesinden 20 basamak kadar merdivenle önce helaya sonra avluya çıkılır. Avlunun kuzey doğusunda şadırvan vardır. Güneydeki kapıdan ise İç hisar mahallesine çıkılır. Caminin minaresi kırmızı tuğladan ve kurşun külahlı olup binanın kuzey doğusundadır. Cami kapısından girilince bir son cemaat yeri ve buranın ortasında camiye giriş kapısı vardır. Cami beşik örtü , kiremit kaplıdır. Büyük sermahfili ve altta maksureleri vardır. Mihrap yanındaki pencereleri renkli tezyinatlı camdır. Caminin bütün kabartma tezyinat ve yazı işlerini hattat Saatçi Mehmet Emin-i Fahri Efendi tarafından yapılmış nefis yazı ve tezyinatlar olup , mihrabiyenin altında hattatın imzası vardır[2].
Yakup Çelebi caminin bir çok ismi vardır. Bunlardan bir kaçı Eski camii , Dolma cami, Yar cami , Yanan cami, Çarşı cami gibi isimlerle anılmaktadır. Bu isimlerin nedeni ise geçirdiği olaylar bulunduğu yer tarihçesiyle alakalıdır.
Evliya Çelebi ,halk arasında Eski cami ve Yar cami olarak bilinen bu camiyi Saruhan beylerinden Yakup Bey’in 1407 tarihinde yaptırdığı caminin sağında camiye bitişik ve uçurumun başında Kutbu’l –Aktab Hasan Efendi’ye ait kargir bir türbe bulunduğunu , caminin minaresinin kırmızı tuğladan olduğunu belirtmektedir.[3]  Türbe bu zamana gelememiştir.



[1] İsmail Oğuz, Yeni  ve Yakın Çağlarda Demirci’deki Cami Mescit ve Medreseler, Lisans Yayıncılık,  Lord Matbaacılık, Bayrampaşa, İstanbul 2011  s. 99
[2] A. Sedat boyacıoğulları, Her Yönü ve Her seyi ile Demirci, Eko matbaası, İstanbul 1972 , S 307, 308
[3] Evliya Çelebi Seyehatnamesi s.49
Eski Cami Medresesi : Müşahitlere göre, cami-i Atik mahallesinde ve Yakup çelebi cami avlusunda idi. Eski cami mektebi de denilen bu yapıyı Şehitzade Hacı Ağa tarafından yaptırılmıştır.[1]
Eski Cami Kitabesi: caminin iç giriş kapısı üzerinde olup mermerdendir Demirci’nin en eski kitabelerindendir. Evliya Çelebi Seyahatnamesinde bu kitabeden bahsedilmektedir. Demircinin ikinci fatihi Demiroğlu Kara Mustafa Bey tarafında caminin yaptırılmasından sonra adı geçen yere yazdırılıp konmuştur.[2]

SONUÇ
Eseri Saruhan Beylerinden olan Yakup Çelebi yaptırmıştır. Yakup Çelebi caminin birçok ismi vardır bunların sebebi bulunduğu yer geçirdiği olaylarla alakalıdır. Yakup Çelebi cami bir türbeli camidir. Cami birçok olay geçirmiştir ve tahribe uğramıştır en çok yangın etkilemiştir. Eski cami önceden külliye olduğunu görüyoruz sadece cami olarak değil medrese olarak da kullanılmıştır.  Eski cami birçok olay atlatmış birçok olay görmüş köklü bir camidir.

KAYNAKLAR
BOYOCIOĞULLARI A. Sedat , Her Yönü ve Her Şeyi ile Demirci, Eko matbaası, İstanbul 1972.
GÖKMEN Ertan, Tanzimattan II. Meşrutiyete Demirci Kazası, kuvvet matbaacılık, Akademi Ajans İç ve Dış Ticaret ,İzmir 2007.
OĞUZ İsmail ,Yeni  ve Yakın Çağlarda Demirci’deki Cami Mescit ve Medreseler, Lisans Yayıncılık,  Lord Matbaacılık, Bayrampaşa, İstanbul 2011.
EKLER

C:\Users\user\Desktop\Yeni klasör\IMG_9766.JPG
C:\Users\user\Desktop\Yeni klasör\IMG_9765.JPG

C:\Users\user\Desktop\Yeni klasör\IMG_9768.JPG
C:\Users\user\Desktop\Yeni klasör\IMG_9771.JPG

C:\Users\user\Desktop\Yeni klasör\IMG_9772.JPG
C:\Users\user\Desktop\Yeni klasör\IMG_9773.JPG
C:\Users\user\Desktop\Yeni klasör\IMG_9764.JPG
C:\Users\user\Desktop\Yeni klasör\IMG_9770.JPG



[1] İsmail Oğuz Yeni  ve Yakın Çağlarda Demirci’deki Cami Mescit ve Medreseler, Lisans yayıncılık, Lord Matbaacılık, Bayrampaşa İstanbul, 2011 s.119
[2] A. Sedat Boyacıoğulları .  Her Yönü ve Her seyi ile Demirci, Eko matbaası, İstanbul 1972, s.322 323

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar