GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE ‘’MENDERES’’
Leyla Aydın
Manisa Celal Bayar Üniversitesi Eğitim Fakültesi Türkçe ve Sosyal Bilimler Eğitimi
Bölümü Sosyal Bilgiler Öğretmenliği 2.Sınıf Lisans Öğrencisi
GİRİŞ
İzmir’in güneyinde, yüzölçümü 788,66 km2, yüksekliği 110 metre olan, toprakları verimli, 43 km’lik sahil şeridinde birbirinden güzel kıyı, koy, turistik işletme ve tesisleri ile İzmir’in güzel ve potansiyeli yüksek turistik bir ilçesidir.[1] Kent merkezine uzaklığı 20 kilometredir. Kuzeyinde Gaziemir, Narlıdere ve Güzelbahçe, doğusunda Torbalı, batısında Seferihisar, güneyinde Selçuk ve Ege Denizi ile çevrelidir. İlçe ekonomisinde tarım ve hayvancılık önemli yer tutar. İzmir'in içme suyu ihtiyacını karşılayan Tahtalı Barajı ilçe sınırlarındadır.[2]
GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE ‘’MENDERES’’
Menderes’in tarihçesi Roma devrine kadar uzanmaktadır. Bazı kalıntıların incelenmesinden anlaşıldığına göre ilk toplu hayat Bizans devrine aittir. Polis Hora Ayena adlı iki büyük şehir vardır. Bu iki şehir Taşköprü ile birbirine bağlanmıştır. Bu olay 600 yıllarına rastlar. 1071 Malazgirt Savaşı’ndan önce birçok Selçuklu Beyi, önce doğu sonra batı Anadolu’ya yerleşmişlerdir. Savaştan sonra yerleşme daha da hızlanmıştır. Yeni, köy ve şehirler kurulmuştur. Anadolu Beylikleri zamanında her iki köyü zapt eden Aydın Oğulları’ndan Cüneyt Bey’e izafeten yeni kurulan köye Cüneydabat adı verildiği sanılmaktadır. 14. yüzyıl ortalarında memleketini genişleten Karasi Beyliğini ilhak eden Orhan Gazi’nin, tesir ve nüfusu İzmir’e kadar yayılmıştır. O tarihten itibaren Menderes belli bir köy olarak tanınmaya başlamıştır. 14. yüzyıl sonlarında Yıldırım Beyazıt İzmir’i ele geçirmiş ve Menderes çevresinde kendisini tanıtmış olan Cüneyt Bey’in babası İbrahim Ağayı İzmir’e subaşı olarak atamıştır. Yıldırım Beyazıt’ın seferden sefere koşması İzmir’in Rodos şövalyelerinden iyice temizlenmesini engellemiş ise de, Timur sonuca ulaşmıştır.[3]
Cüneyt Bey’in, hayli önemli işler başarmış Sinan Fakı adlı bir kadısı vardır. Kadı efendi, Menderes ile Gölcükler arasında kendi adıyla anılan bir köy kurmuş, ancak köy halkının tamamı büyük bir veba salgını sonucu vefat etmiştir. Köy bakımsız kaldığı için harap olmuştur. Bugün hala kalıntıları vardır. Rodos’un fethine çıkan Kanuni Sultan Süleyman’ın orduları da bir süre Menderes’te konaklamış, Menderes’i karargâh olarak kullanmıştır. O dönemlerde buraya “Cem Ovası” denildiği kayıtlardan anlaşılmaktadır. Kurtuluş savaşından sonra Cuma Ovası adını almış, 1988 yılından itibaren de Menderes adıyla ilçe olmuştur.[4]
SONUÇ
Eski adıyla Cuma Ovası olan günümüz Menderes’i İzmir’in 30 ilçesinden biri olup şehrin güneyinde yer almaktadır. Daha önce farklı kültürden toplulukların yaşadığı bu yerleşim yerine Kanuni Sultan Süleyman Döneminde “Cem Ovası” denilirken zamanla bu


isim yerini Kurtuluş Savaşı sırasında “Cuma Ovası” na bırakmıştır. 1988 yılından itibaren Menderes adıyla günümüzde daha gelişmiş bir ilçe olarak varlığını sürdürmektedir.
KAYNAKÇA

EKLER
Klaros Apollo Klarios Tapınağı                                          
  Taş Köprü
Fotoğraf 3
Fotoğraf 4
    

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar