DEMİRCİ’NİN KÜLTÜREL ZENGİNLİĞİ: MUAZZEZ AKIN VE ATIF AKIN
   BETÜL KOÇALAY
Manisa Celal Bayar Üniversitesi Eğitim Fakültesi Türkçe Ve Sosyal Bilimler Eğitimi Bölümü Sosyal Bilgiler Öğretmenliği Lisans 2.Sınıf Öğrencisi

GİRİŞ
Cumhuriyet’in ilk kuşaklarından olan Muazzez İzmiroğlu ve Atıf Akın birbirine akraba olan iki aileden gelmektedir. Geçmişe ışık tutan, bizlere yol gösteren Demirci’nin saygıdeğer insanları Muazzez İzmiroğlu ve Atıf Akın’ın hayat mücadeleleri, birbirlerine olan sevgileri, yaşam mücadeleleri ve Muazzez Akın olma mutluluğu. Çalışmamızda sırasıyla Demirci’nin iki güzel insanını anlatmaya ve anlamaya çalışacağız.
ATIF AKIN
Atıf Akın 1 Ocak 1925 yılında Demircide dünyaya gelmiştir. Annesi İzmirzadelerden Refika, babası Emir Mehmetzadelerden Müftüzade Edip. Her iki ailede Demirci’nin köklü yerlilerindendir.
Emir Mehmetzadeler 1600 yıllında Horasan’dan ilim yaymak için Anadolu’ya gönderilmiş ve demirciye yerleşmişlerdir. İzmirizadeler’in ise Ankara savaşı sonrası Demirci’nin yönetiminin tekrar Saruhanlılara verilmesiyle Demirciye ekonomik ve ticari anlamda katkı sağlamak için Demirciye gönderildikleri rivayet edilir. Bu iki aile Demirci’nin yönetimini üstlenmiş olan Osmanlı Hanedanı’nın akrabası Karakeçili Aşireti’nin kolu olan Şehitoğlu Hanedanı’nın akrabalarıdır.
Atıf Akın ilk dini bilgilerini dedesi Hacı Müftü İbrahim Hakkı Efendi’den çağdaşlaşma gibi unsurları babasından öğrenmiştir. Atıf Akın İlkokulu Demirci’de Abdurrahman Şeref Bey İlkokulunda okumuştur. O zamanlar Demircide ortaokul bulunmadığı için Manisa da öğrenimine devam etmiştir. Atıf Akın Manisa da yabancılık çekmeyip kültürel birikimine katkı sağlamıştır. Lise hayatını İzmir Birinci Erkek Lisesi’nde tamamlamış, lider kişiliği, zeki oluşu, kültürel birikimi sayesinde İzmir de zorlanmamıştır. O yıllar İkinci Dünya Savaşı yılları olup gençler arasında fikir ayrılıklarının çok olduğu dönemlerdi. Atıf Akın ise bu fikir ayrılıklarından kendini uzak tutabilmiştir. Liseyi bitirdikten sonra öğrenim hayatına İstanbul Hukuk Fakültesinde devam etmiştir. Demokrat Partini kurulmasıyla Atıf Akın bu parti teşkilatında yer almıştır. Fakülteyi bitirdikten sonra hakimlik stajını Manisa da tamamlamıştır
MUAZZEZ İZMİROĞLU
Muazzez İzmiroğlu 1926 yılında Demirci’de dünyaya gelmiştir. Atıf Akın’ın halasının kızıdır. İlkokula Demirci’de başlamış lise hayatını İzmir Kız Lisesinde sürdürmüştür. Atatürk’ün vefat ettiği zaman çok ağlamış o yıl ki lise müdürü olan Necmeddin Halil Onan onu teselli etmiştir. Demirci’de liseyi bitiren ilk kız öğrencidir. Liseyi bitirdikten sonra tekrar evine dönmüş üniversite okumamıştır.
Atıf Akın Hukuk Fakültesini bitirip Demirci’ye gelmiş bir mektupla Muazzez İzmiroğlu’na olan duygularını dile getirmiştir. İsteme olayları bir yıl sürmüş Atıf Akın Manisa da staja başlamıştır. 17-18 Temmuz 1947 yılında nişanlanmışlar, 9 Ağustos 1948 de nikâhları yapılmıştır. Evlendikten sonra Atıf Akın’ın stajının tamamlaması için 1 yılı aşkın süreyle Manisa’da oturmuşlardır.1950 yılı başında Atıf Akın Tokat Hakimliğine atanmış, oraya yalnız gitmiş Muazzez Akın ise Demirci’ye dönmüştür.14 Mayıs seçimlerinden sonra Muazzez Akın ve oğlu İbrahim Tokat’a gitmiştir. O yıllarda Demirci’de çıkan yangın sebebiyle afet bölgelerinin birinci derece yakın akrabalarına tayin hakkı verilince tekrardan Manisa’ya tayin edilmişlerdir. [1]





[1] Muazzez Akın, Öteye Mektup Demokrasi Mücadelesine Adanmış Yaşamlar, Ankara: İzgören Yayınları, 2013, s.14, 15,16, 17, 18, 20,  35, 53, 67, 75, 81, 82.
Demirci’nin geçirdiği büyük yangında şehrin yeniden imarı için Meclisten afetler kanunun ilk uygulaması o dönem çıkmış kasabanın dağılması önlenmiştir. Bu kanun Demirci Kanunu diye adlandırıldı. Mimarı ise Muazzez Akın’ın dayısıdır. Muazzez Akın 20 Temmuz 1955’te dayısını kaybetmiştir. Atıf Akın babasının ölümü üzerine 1957 yılı genel seçimlerinde DP Manisa Milletvekili seçildi. Adaletli, haktan ve halktan yana kararlarının olması sebebiyle kendini sevdirmiştir. Muazzez Akın’ın en yakın arkadaşı Gülseren ve eşi Ferruh Özdil Muazzez ve Atıf Akın’ı akşam yemeğine davet etmiş ve yemek  dönüşü 26 Mayıs Perşembe akşamı Kızılay Meydanı’nın askeri tanklarla ve arabalarla dolu olduğunu gördüler. Sabaha karşı top sesleri duyuldu ve Manisa Milletvekili Cemil Şener telefon edip darbeyi haber verdi. Saat 11’e doğru Muazzez ve Atıf Akın’ın evlerinin alt katındaki Manisa Milletvekili Orhan Ocakoğlu’nu, birinci katlarında oturan Sümerbank Genel Müdürü Mehmet Akın’ı ve Atıf Akın’ı nezarete alıyoruz diyerek götürmüşler. O gün Harbiye’ye girerken sille tokat, hakaret gırla gitmiş. O zamanlar yüzbaşı olan Muazzez Akın’ın kardeşinin eşi Orhan Bey’in amcazadesi Ayhan Sorguç, Atıf Akın’ın koluna girmiş ve onu dayak yemekten korumuştur. O gece ılımlı olarak bilindiklerinden Atıf Akın da dâhil 150 kadar milletvekilini saat 23’ doğru bırakmışlar fakat gecenin bir vaktinde iki süngülü asker, bir genç subay ve bir sivil kapıya gelip Atıf Akın’a birtakım çamaşır ve pijama almasını söyleyip eşine hiçbir bilgi vermeden götürmüşler. 1960 yılı Eylül ayında oğulları İbrahim ortaokula Naci ise ilkokula başlamıştır. Atıf Akın tutuklu olduğu için yanlarında olamamıştır. Eşiyle mektuplaşarak iletişim kurmuşlardır. Oğulları da kendisine mektup yazmış mektupları aldığında çok sevinmiştir. 1961 yılında Yassıada’dan Kayseri cezaevine gönderilmiştir. Burada Yassıada’ya göre nispeten daha olumlu şartlara kavuşmuşlardır. İlk görüşmeleri iki tarafı da sık tel örgüyle kaplı 75-80 cm kalınlığında bir duvara açılmış derin küçük bir pencerede gerçekleşmiştir. Atıf Akın cezaevinde günlerini değerlendirmek için Fransızcasını ilerletmeye çalışmıştır.  Avukat olduğu için kendi savunmasını kendisi yapmak istemiş ve bu konuda eşinden belgeleri toplaması için yardım istemiştir.1962 yılında çıkarılan afla tahliye edilmiş ve eşiyle olan kavuşma anı gazeteciler tarafından ilgi odağı olmuş ertesi gün gazeteye fotoğrafları koyulmuştur. 6 Haziran 1977 seçimlerinde yeniden milletvekili seçilmiştir. Milletvekili seçilir seçilmez yarım kalan Demirci -Salihli yolu yapımı için yolun projesini başlatan Süleyman Demirel ile görüşmüş onay almıştır. Daha sonra Manisa’ya gitmiş ve Manisa’da kalmıştır. Manisa’da yerel seçimler arifesinde seçim konuşması yaparken ani heyecan ve yüksek tansiyon sebebiyle aramızdan ayrılmıştır. Atıf Akın hep birinci memleketini Demirci ikinci memleketini ise Manisa olarak görmüştür. Manisa’da müthiş bir kalabalık arasında son yolculuğuna uğurlanmıştır. Oğulları İbrahim babasının yolundan gitmiştir. 1991 yılında, Muazzez Akın oğlu İbrahim ile birlikte geçirdikleri kazada İbrahim vefat etti. Muazzez Akın ben hayatta kaldım yaşamalıyım diyerek hayata tutunmuştur.[1]
Sayın Muazzez Akın’ın yazmış olduğu Öteye Mektup adlı kitabı okumaya başlayınca kendisiyle görüşme yapmaya karar verdim. Kendisi ile 30 Eylül 2017 14.15’te görüşme yaptım. Atıf Akın kütüphanesini kurmayı nasıl düşündüğünü sordum kendisi de büyük bir zevkle cevap verdi. Eşi Atıf Akın öldükten sonra Demirciye nasıl katkı sağlarım diye düşünürken Atıf Akın kütüphanesini kurmaya karar vermiş. Rafet Evrensel tarafından kütüphane yapılmıştır. Kendisi Ankara’da Demircilileri toplayıp onlarla vakit geçiren bir insandır. Bu konuda da insanlar Ankara’ya geliyor ama birbirlerinden habersiz bende onları toplayarak birbirlerinden haberdar olmalarını sağlıyorum muhabbet ediyoruz eski günlerden konuşuyoruz diyerek memnuniyetini dile getirmiştir. Kendisi Demirci’nin gençleriyle ve Demircili olmaktan gurur duymaktadır.[2]




[1] Akın, a.g.e., s. 89, 111, 113, 117,170,187, 191 ,209, 212.
[2] Muazzez Akın ile 30.09.2017 tarihli görüşme
Atıf Akın kütüphanesi için gerekli kitapları Atıf Akın’ın öğrencilik yıllarından beri sakladığı iki bin dolayındaki kitap kütüphaneye koyularak oğlu Naci’nin Milli Kütüphane ,Kültür Bakanlığı ,Milli Eğitim Bakanlığı ,yayın evleri ve diğer kuruluşlardan büyük bir gayretle topladığı kitaplar koyularak, Kampanya başlatılıp Türkiye’nin çeşitli yerlerinden kitaplar Demirci’ye getirilerek, Tayini çıkan öğretmenlerin, Eğitim Fakültesindeki öğretim üyelerinin kitaplarının bir kısmını kütüphaneye bırakmasıyla kitaplar temin edilmiştir. Muazzez Akın kütüphanesini Demirci halkının ortak malı olarak görmektedir.
SONUÇ
Muazzez Akın insanın karşılık beklemeden yaptığı şeylerde gerçekten de iyi sonuçlar alındığına yürekten inanıyor ve bunu yaşamış değerli bir insan. Buna en güzel örneği Atıf Akın Kütüphanesidir. Yaptırmış olduğu kütüphane içinde bulunan birçok kitapla ve yazmış olduğu Öteye Mektup kitabıyla bizlere geçmiş hakkında bilmediğimiz birçok yaşanmış olay hakkında bilgi vermiş eşi Atıf Akın’ı daha iyi tanımamızı sağlamıştır. Muazzez Akın ve eşi Atıf Akın yaşanan zorlu şartlara rağmen hayata tutunup vazgeçmeden yaşamayı bizlere öğreten, bizi aydınlatan ve kültürel zenginliğimize sahip iki güzel iki değerli insan.
KAYNAKÇA
AKIN Muazzez, Öteye Mektup Demokrasi Mücadelesine Adanmış Yaşamlar, Ankara: İzgören Yayınları, 2013.
BOYACIOĞULLARI, A. Sedat-ALAKESE, Hasan, Her Yönü ve Her Şeyi ile Demirci, İstanbul: Eko Matbaası, 1970.
Muazzez Akın ile 30 Eylül 2017 14.15’te gerçekleştirilen görüşme
EKLER
Sayın Muazzez AKIN ile Betül KOÇALAY




















Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar